Siz benim küçük dediğime bakmayın a dostlar. Bu cüsseye ne kadar küçük denirse, elbise de o kadar küçük işte :) Selamlar... Ben F.
Z. ile pazar akşamı bir sünnet düğününe katıldık. Son kumaşçı ziyaretimizde karar vermiştik bu kumaşı görünce. Kırmızı strapless elbise yapacaktık. Z. biryerlerde strapless kalıp gördüğünü hatırlıyordu da onca Burda arasında kalıbı bulmak kolayiş değildi. Bu böyle olmaz deyip kolları sıvadı. Burda dergisini bilirsiniz; bir toplu gösterim sayfası vardır. Hiç üşenmedi kuzum tek tek bütün arşivimizi fotoğrafladı. (Arşivimiz de başka bir postun konusu bu arada. Aklımızda yani :)) Tabii bu arada kalıbı da buldu. Aralık 2010 Burda'sı 116 no'lu elbise.
Hemmen kalıbı çıkardım ve biçtim. Şimdi diyeceksiniz hani nerde? İyi bir çocuk olursanız birgün yapım aşamalarını görebilirsiniz. :)
Z - Karışmayayım diyorum ama yok! Ben sana yapım aşamalarını fotoğrafla diyorum, sen şirinler diyorsun!
F - Sonra şirine, terzi şirine çemkirirken şirin baba
Z - Tamam anladık unuttun! Devam et!
F - Sen de bugün peplumu unuttun. Ben... Neyse çemkirme hakkımı peplum postuna saklıyorum.
Efendim işte anladığınız üzere ben yine fotoğraflamayı unuttum heyecandan. Çok hızlı çalıştığım için bizzat kendim. Tık tık tık. Bir bakıyorum ki dikiş bitmiş fakat fotoğraf yok. :)
Neyse işte elbiseyi biçtim. Kuplu bir model. Kumaş da esnek. Vücuda tam oturan bir model. Bütün dikişleri kapatıp sol tarafa gizli fermuar diktim. Etek ucunu overlokladım. İncecik kıvırdım. Göğüs kısmında pervaz çalıştım. Çünkü hafif bir kalp formu var göğüste. Düzgün dursun diye çıma da yaptım. Yaptım ettim diyorum. son etek baskısı düğün günü yapıldı. Kuaför randevuma yarım saat kala :) Son dakika insanıyım vesselam.
Koştura koştura kuaföre gidildi. Sağolsun Denizciğim tam istediğim gibi bir kafa yaptı. :) Tabi yapılırken ben hala bık bık öyle mi olsa böylemi diye başının etini yedim.
Z - Bunu fotoğraflamayı unutmuyosun ama!
F- Samaraaaa wuuuu...
Z- Tamam hadi bitir şu postu sadede gel!
Sonra işte böyle oldu (Bu arada makyajımı kendim yapıyorum Z. nin engin deneyimleri sayesinde. Deniz şok oldu kaldı. Nerdeyse benim kadar iyisin dedi yiğitliğine bişeyler sürmemek için ama biliyorum. Senden daha güzel makyaj yapıyorum Deniz!);
Sonra Z.nin kuaförüne doğru yola çıktım :) Amanııın bu kısmı yazsam mı es mi geçsem bilemedim şu anda. Adam bizi şikayet edebilir yazacaklarımdan dolayı. Neyse biz bunu müzakere edelim bir ara. Sonra posta edit yaparız :)
Velhasıl sağ selamet düğüne gittik.
Z - Çok şükür!
İşte karşınızda akıllara zarar elbisem :)
Bu arada gece boyu ısınmak için dışarı taşındık.
İçerisi buz gibiydi. Ama biz çok eğlendik. Sonraki gün bir kamyon dayak yemiş gibi hissetsek de güzeldi. Elbise gerçekten çok kolay bir kalıptı. Yapacak arkadaşlara şimdiden iyi eğlenceler dilerim.
Z - Sanada iyi eğlenceler. Her renginden yapmadan bırakacağını sanmam :)
F - Yok bi tek saks mavisi ve siyah yapıcam. Aslında yeşil ve mor da güzel olur. İnce askılar yapsak şöyle düzensiz. Ordan burdan geçen vır vır vır...
Z - Neyse hanımefendi konuşa dursun. Postu ben kapatayım. Çok eğlenceli bir günden naklen yayın postu oldu. Hepinize kucakdolusu sevgiler...
Edit.(10 dk. sonra, rekora koşuyoruz.) Hani şu yazıp yazmamakta kararsız kaldığımız kısım vardı ya. Z.nin kuaför faciası. Olay tam olarak şöyle cereyan etti gözlerimin önünde; Ben kuaföre vardığımda kuzucuğumu makyaja almışlardı. Saçları da tam olarak bitmemişti. Makyöz kız makyaja başladığı anda ikimiz de dumur olduk Z. ile. Çekmecedeki MAC marka ürünlerin hepsi sahteydi. Pazar creation yani. Tamam küçük bir kuaför olsan ve müşteri portföyün belli olmasa, en önemlisi bir saç boyasını 300 TL ye yapmasan anlaşılabilir bir durum. Ama be canım olur mu? Ha Z.nin cildi problemli olmasa yine anlaşılabilir bir durum. Hadi onu yuttuk. Ama asıl bomba, kooskoca lüks bi kuaförde tek renk fondöten olmasıydı. Kontür için bile yoktu. Bu benim gibi bi makyaj bilinçsizinin gözüne battıysa siz Z.nin halini düşünün. Şimdi ne var bunda demeyin lütfen.
Gidiyorsunuz profesyonel makyaj yaptırmaya. Belli bir meblağı gözden çıkarıyorsunuz. Sonra önünüze sahte, yetersiz ürünler ve bilinçsiz bir makyöz çıkıyor. Dahası siz bunu dile getirince işletmeci size çemkiriyor (bol çemkirmeli bi yazı oldu bu arada) "siz de hep sahte ürün diyorsunuz Z. hanım" diye. Çocuğum sahte işte. Bunu yazıp yazmamakta kararsız kaldık. Ama Z. yazalım ibret olsun deyince hak verdim. Çünkü yapılan şey çok ayıptı. Özellikle özür dilemek yerine çemkirmek en yapılmaması gereken şeydi. Bunlar olurken Z. nin kocası O. neredeyse yarım saat bekledi. Ve böylece Özkan Akan Tasarım ve Z. son kez görüşmüş oldu!
Allahtan Z. makyaj çantasını kuaföre götürmüştü. Yoksa hem vallahi hem billahi çıngar çıkardı orda :)
Z - Bundan sonra ne olursa olsun Sacha
F- Bebiş bunlar reklama giriyo dimi :)
Z - Hey allahım! Ben nerdeyim, sen nerdein!
F - Gerginsiniz siz bugün Z. hanım!
Z&F - hahhahhahahhaha
Hosunuza gidebilecek ilginc makale : gömlek kalıbı indir
No comments:
Post a Comment